çocuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

    Geçen gün aşırı bunaldım ama öyle böyle değil. İki çocuklu hayatın getirisinden midir yoksa kendi hayat akışıma istediğim gibi yetişememekten midir bilmiyorum fena darlandığım bir andı. Hani bazen olur ya kimseye anlatmak istemezsin ve kimsenin akıl vermesini çekemeyecek durumda olursun falan, tam öyle bir hal. Selçuk'da "Hadi dizi seyredelim." dedi. İhtiyacım olan şey dertleşmek değil biraz kafa dağıtmaktı o sebeple de teklifi cazip gelmişti. Tam dizi seyrederken benim gibi iki çocuklu bir arkadaşım yazdı.

__Merve, ben kötü bir anne miyim?
__Hayır tabi ki değilsin....
__Bazen baş edemediğimi hissediyorum. İkisi arasında sıkıştığımı. "Neden tırnaklarını devamlı yiyorsun?" diye sordum bana ne dedi biliyor musun? Kardeşimi seviyorum ama keşke olmasaydı. Onun olmadığı günlerimizi özledim.

    Buna benzer bir cümle ben de duymuştum. İnsan kendini berbat hissediyor. O an "Ben nerede hata yaptım ya da hangi konuda yetemedim?" diye düşünüyorsun. Hani kafandan kaynar sular iner ya işte öyle bir hal.

İki çocuk arasında dengeyi kurmak, bir ile ilgilenirken diğerine kendini kötü hissettirmemek resmen ipte yürümek gibi. Denge en önemli unsur ve bunu sürekli sağlamak zorunda olmak da büyük bir yük.

O yüzden hayatı kolaylaştıracak küçük tüyolar bilmekte fayda var.

Onlara her konuda eşit davranmak yerine o anki duygularına yönelin: 

"Anne kardeşime daha çok et koydun! Bana neden az koydun? " gibi "Onu daha çok seviyorsun temalı sorularda duyguya yönelin. 

"Aaaa sen daha fazla mı yemek isterdin, hemen sana da ekliyorum." gibi duyguyu yönlendirin.

"Kimi daha çok seviyorsun?" tuzağına düşmeden ona özel olduğunu hissettirin:

"Sen benim için biriciksin, teksin, herkesi ayrı ayrı sevebiliyorum. Tıpkı senin beni ve babanı sevebildiğin gibi.."

İkisiyle aynı anda ilgilenemezsiniz ama biriyle ilgilenirken diğerini ihmal etmemelisiniz.

Biriyle bir şey konuşurken bir diğeri araya girip bir şeyler söylemek istediğinde ona neden o an kardeşi ile konuşmak zorunda olduğunuzu açıklayın. "Şu an seninle konuşamam ablanla konuşuyorum çünkü ödevi ile ilgili bir sorun var ve onu çözmemiz lazım." gibi.. 


Deniyorum ama bir türlü olmuyor?

Çocuklar siz yaklaşımlarınızı düzeltir düzeltmez değişmezler. Onlara kararlı olduğunuzu göstermek, olası bir durumda öfke patlaması yaşamayacağınıza ikna etmeniz gerekir. Çocuklar sürekli denerler ve sınırları zorlarlar. Siz o eşikte ne kadar sakin kalıp iş birliği yaparsanız onlar da bu kararlı tavra kısa sürede uyum sağlarlar.

Zaman zaman hepimizin hayatla baş edemediği durumlar oluyor. Zaman zaman hepimiz kendimizi mücadele etmeye yetecek kadar güçlü hissetmiyoruz ama çocuklarla iş birliği içinde olmak, onlara sabırlı davranmak uzun vadede işe yarıyor. Yani sabredip iş birliği yaparsak zamanla çocuklar da iş birlikçi oluyorlar ve o kısır döngü içinde debelenmeden hayatı karşılayabiliyoruz.









Tüp Bebek Nedir, Nasıl Yapılır?

Tüp bebek; bir yıl süresince normal cinsel ilişki ile gebelik elde edemeyen çiftler için hazırlanmış, tıbbi teknolojiler kullanılarak uygulanan yardımcı üreme yöntemlerini kapsar. Yumurta ile spermin laboratuvar ortamında döllenmesinin sağlandığı ve deneyimli embriyologların özel şartlarda oluşturulduğu bir dizi yöntemden oluşan tüp bebek işlemleri, çiftlerin sağlıklı bir gebelik elde etme oranlarını önemli miktarda arttırmaktadır.





1 ) Tüp bebek tedavisi hakkında genel düşünceler nelerdir?

Tüp bebek uygulamalarındaki döllenme aşaması; doğal gebeliğin oluşmadığı durumlarda, laboratuvar ortamında yumurta ile spermin bir araya getirilmesidir. Tüp bebek tedavisi ilk uygulamaya başlandığı zamanlarda ön yargılara maruz kalan bir yöntemdi. Anne ve baba adayları en çok yumurta ya da spermlerin karışmasından ya da dini anlamda etik olmadığını düşündükleri için bu yöntemden uzak durmaktaydı. Bunların gerçekliği yansıtmamaktadır. Tıbbi olarak yapılan doğru bilgilendirmeler ile bu tip düşünceler artık değişmiştir. Tüp bebek yöntemi modern toplumlarda çocuğu olmayan ailelerin de ümit dünyası olmuştur.

Günümüzde, tüp bebek tedavisi en önemli üreme yöntemlerinden biri haline gelmiştir.

2 ) Tüp bebek tedavisi nedir?

Tüp bebek tedavisi; kadın üreme hücresi ile erkek üreme hücrelerinin laboratuvar ortamında birleştirilmesi ile döllenme sağlanması, döllenme ile oluşan embriyolar anne adayının rahmine yerleştirilmesidir.

3 ) Tüp bebek tedavisi kimlere uygulanabilir?

Tüp bebek tedavisi bazı endometriozis çeşitleri gebeliğe engel olduğunda, nedeni bilinemeyen kısırlık durumlarında, her iki tarafın da üreme organlarındaki fonksiyon bozuklukları durumunda, doğuştan genel üreme anomalilerinde, alt yöntemlerle gebelik elde edilemediğinde, immünolojik kısırlık durumlarında uygulanabilir.


4 ) Döllenme süreci nasıldır?

Döllenme tamamen laboratuvarda gerçekleşir. Spermler yumurtaların yakınına bırakılıp, spermlerin kendi kendilerine yumurtanın içerisine girip döllemeyi gerçekleştirmesinin beklenmesi şeklindedir. Buna klasik tüp bebek-IVF işlemi denir. Ayrıca mikroskop desteği ile, spermin bir pipet yardımı ile direkt olarak yumurtanın içerisine aktarılması ile döllenmenin gerçekleşmesine de mikroenjeksiyon denir. Özellikle mikroenjeksiyon yöntemi, sperm sayısının çok az olması ve hatta menide hiç sperm bulunmaması durumunda uygulanan devrim niteliğinde bir yöntemdir.

Tüp bebek uzmanları, hangi yöntemi uygulayacağını, çiftlerin durumlarını inceleyerek belirler.

5 ) Tüp bebek tedavisinde hangi ilaçlar kullanılır?

Tüp bebek tedavisinde, kadının yumurtlamasını desteklemek için özel ilaçlar kullanılır. Yumurtlamanın tetiklenmesindeki amaç, embriyoyu meydana getirmek için aday olan çok fazla sayıda yumurta üretebilmektir. Hamilelik oranları, bir embriyo yerleşimi meydana geldiği zaman, ortalama %10, 3 tane embriyo yerleştirildiği zaman ise, %40 ile %50 civarındadır. Ancak ne kadar embriyo transfer edileceği hastanın yaşına ve geçmiş öyküsüne bağlı olarak uzmanlarca karar verilmesi gereken bir durumdur.

Döllenen yumurtalar, embriyo haline gelir. Gelişen embriyolardan seçilenler,  rahmin içine aktarılır. Bu işlem rahim içerisine rahim ağzı yolundan ince bir kateter yardımıyla yapılır. Sonrasında, kadınların yaklaşık %50’sinde hamilelik durumu gözlemlenir. Ancak ortaya çıkan bu hamileliklerin maalesef bir kısmı düşük ile sonlanmakta ve çiftlerin, uygulama başına yaklaşık % 40 civarında çocuk sahibi olabilme durumları gözlemlenmektedir. Bu oran, yapılan birçok tedavi sonucunda ortalama % 70 ile %80 civarına çıkabilmektedir. Bu ortalamanın haricinde geride kalan % 20 ile % 30'luk böm -modern tıbbın bütün olanaklarının kullanılmasına rağmen- bebek sahibi olamamaktadır.


6 ) Tüp bebek tedavisinde hamilelik kesin denebilir mi?

Tüp bebek tedavisi hem maddi, hem de manevi açıdan ciddi oranda fedakârlık gerektirir. Ancak %100' lük net bir başarı, maalesef ki söz konusu değildir. Bu başarı oranını sağlayacağını garanti eden tüp bebek merkezleri konusunda dikkat etmek gerekir. Tüp bebek tedavisinin başarısı anne adayının yaşı, yumurta rezervi, kullanılan tedavi yöntemleri, doktorun uzmanlığı ve deneyimi, embriyolog tecrübesi gibi çok fazla etkene bağlıdır.



Kaynaklar:



Selam blog, bana küstün mü bilmem ama uzun zamandır seni ihmal ettiğimi farkındayım. Yapmak istediğim o kadar çok şey var ki hangisinden başlayacağım, hangisine yetişeceğim bilmiyorum. Aslında tam da bir fotoğraf seçip, instagrama koyacaktım bu iletiyi ama sonra "Neden bloga yazmıyorum?" dedim kendi kendime ve vaziyetim bu...

Kafamda sürekli planlar uçuşuyor benim. Bu kötü bir şey değil tabi ki, üretiyor olmak, bunun üzerine düşünmek falan... Yalnız birçok şeyi isteyip hiçbir şey yapamamak da sinir bozucu.

Mesela bloga instagrama sardığımdan beri bayağı az yazı girdim. Taa Bera ek gıdaya başlayacağı zamandan başlayarak taslağa attığım 282739292 tane yazı başlığının altını doldurmak lazım. Öyle kıymetli ki benim için blog yazıyor olmak, o yüzden vicdanen yük oluyor yazmak isteyip de yazmamak.



Not ettiğim birçok konu hakkında You Tube kanalıma video çekmek istiyorum. Ben bu işte geç kaldıkça aklıma gelen konular başkası tarafından video haline gelmiş oluyor bile. Bunun için bazı programlar edindim, onların kullanma kılavuzunu falan kurcaladım. Ayrıca video çekmek için gerekli ekipmanı satın almak için doğru ürün seçmek adına forumlarda birçok topic okudum. Öyle iğreti iş yapmayı sevmediğim için de iş uzadıkça uzuyor tabi ki. Tipik mükemmelliyetçi Merve.





Kasnaklar aldım boy boy geçen gün. İplikler, iğneler falan vardı zaten. Hele o minik olan kasnaklar, nasıl sevimli. Bazen pinterest'de çarpı işi fotoğraflarına bakarken buluyorum kendimi. Allah'ım öyle güzeller ki hepsini yapmak istiyorum. Bir de moda oldu ya eski tığ işlerini, güpürleri, dantelleri kasnağa geçirip duvara dekor yapmak. Hepsini ama hepsini yapmak istiyorum.







Duvar demişken bizim köşe koltuğun uzun kenarının dayandığı duvara çerçevelerle aile fotoğraflarımızı koymayı hatta aralarına objeler katmayı istiyorum mesela. Öyle tatlı olacak ki. Sürekli kafamda fotoğrafları, objeleri yerleştiriyorum. Hatta bir pano bile oluşturdum pinterestte

Bir de dikiş dikmek istiyorum. Pelerine taktım bu ara. Kolların çıkacağı kısma biyeli kol yeri açmak için nasıl bir yol izleniyor diye video seyrediyorum günlerdir. Ayrıca Lina'ya da elbise dikmek istiyorum taaa o minicikken aldığım kumaşlarla. 

Kavanozlar boyamak istiyorum mesela içine krem rengi mumlar koyacağım. Böyle dantel desenli cam kavanozlar yapmak istiyorum. Gece kitap okurken yansınlar istiyorum ışıl ışıl. 


İş kurma planım var 2 senedir alt yapısını hazırladığım. Kosgeb'e bir başvursam gerisi gelecek de bir şey tutuyor işte beni. Sürekli araştırıyorum icraat yok maalesef. Belki vardır bir hayır diyorum
o da kenarda bekliyor doğru zamanını. Hayırlısı diyorum, akışına bırakıyorum.


Çocuklara yeni ranza yapılacak diye dikmem gereken nevresim takımları var. Onlara kumaş bakıyorum günlerdir. Sıradan bir şey olsun istemiyorum çünkü sıradan bir ranza olmayacak. Bakıp bakıp duruyorum pinterst'de o tatlı odalara. Çoğu da showroom olduğu için öyle durmayacağını biliyorum ama yine de elimden geldiği kadar inceleyip güzel bir oda hazırlayayım istiyorum çocuklarıma. 

Bir de fotoğraf düzenlemeyi öğrenmek istiyorum daha profesyonel fotoğraf paylaşmak, bloğuma daha güzel fotoğraf koymak için photoshop öğrenmeye çalışıyorum bir yandan. Kursuna gideceğim yakın zamanda. 

Çocuklarla daha güzel vakit geçirmek istiyorum bir de. Onların sevdiği şeyleri yapmak hoşuma gidiyor. Gün içinde bolca eğleniyoruz. Artık Bera'da büyüdü. Aktivite işlerine, duyusal oyunlara merakı var. Onlara haftanın bir günü "duyusal oyun günü" yapayım istiyorum. Uzun zamandır araştırıyorum o yaş grubuna neler yapabilirim diye. Yaptım kendime ufak bir arşiv. Yakında düzene sokmak istiyorum bu işi. 

Zayıflamak istiyorum bir de. Ama öyle saçma sapan diyetlerle değil. Çöplük gibi yeme huyumu bırakmak istiyorum. Sağlıklı beslenmeyi yaşam biçimi haline getirmek amacım, bunun yanına kilo vermek de eklenirse kendiliğinden, ne de güzel olur. 

Eşimle ayda bir sinema günü, ayda bir gün de akşam kahve içme seansı yapma işini rutine sokmayı istiyorum. Çocuklarla sıkça çıksak da dışarı "Çocuklarla ilgili konuşmayacağız!" diye anlaştığımız anne-baba geceleri bir düzene girsin istiyorum. Mesela her ayın ilk çarşambası sinema günü, her ayın son cuma akşamı kahve akşamı gibi. 

Her ay başında kendimde tamir etmek istediğim bir şey ile ilgili söz vermeyi ve her ay sonunda durum bildirimi yapmak istiyorum kendi kendime. 



     Kitap okumak en sevdiğim şeylerden biri ve artık sığmaz oldular çekmecelere. Güzel bir kitaplığım olsun istiyorum. Yer dar ama ben o dar yere efektif kullanılacak neler yaptırabiliriz diye araştırma yapıyorum 3-4 haftadır.


    Manevi şeyleri de düzene sokmak istiyorum. Aksayan namazlarım zaman zaman unuttuğum Kuran okuma işini de düzene sokmak istiyorum artık. İbadet etmek zihnimi sıfırlıyor benim. Ruhani olarak rahatlıyorum. Bazen yapmadığımda vicdani bir yük biniyor omzuma, o yükler eksilsin istiyorum. 

   İstanbul'da ki tüm tematik parkları görmek istiyorum mesela. Ailece oralara gidip bol bol fotoğraf çekmek istiyorum ve tabi ki oraları bloga yazmak. 





Fotoğraf demişken; elimdeki canon 600d' nin hakkını vermek istiyorum. Forumlarda okuyorum sürekli. Ama o an okuduğunu denemek lazım diye gündüzleri de makinem ile foto-safariye çıkmak istiyorum.


Bir de müzeleri gezmek istiyorum çocuklarla. Lina anlayacak yaşa geldi Bera'ya da göz aşinalığı olur fena mı? Bol bol gezip görmek istiyorum daha %10'unu bile görmediğim memleketimi. 


Yaklaşık 3 yıldır araştırmasını yaptığım kitabıma başlamak istiyorum ama sanırım onun daha sırası var. Biliyorum bir gün gelecek ve takır takır dökülecek kelimeler beyaz sayfaya. 

Bir de bir vakfa gönüllü çalışan olmak istiyorum. Bir sosyal sorumluluk projesinde çalışmak mesela. Topluma faydalı olmak ve iyiliğe vesile olmak. 




Ya işte böyle, her şeyi isteyip araştırmaktan yapma safhasına geçemiyorum. Nasıl olur bilmem ama imkan ve yapılabilirlik çerçevesinde düzene sokup bir yerden başlamak lazım onu biliyorum. Ben en iyisi gidip evin işini gücünü yapıp yatayım. Yoksa yine bir şeyin nasıl yapıldığına kafayı takıp sabahı 4 edeceğim.





Uzun zamandır sizlere faydalandığım kitapları yazmak istiyordum fakat bir türlü fırsat olmuyordu. Hatta blogda da bir kitap bölümü yaptım ki kendim okuduğum ve çocuklarıma okuduğum kitapları paylaşayım diye. O zaman, bu aralar özellikle cep boyutunda olması sebebi ile okumaktan fazlaca keyfi aldığım birkaç kitap ile başlayayım tavsiyeme  "Anne Çişim Var!" , "Anne Uykum Var!", "Anne Okula Gidelim Mi?"


Hülya Gürel Kitapları

Malum Bera 2 yaşına yaklaşıyor ve biz Lina ile bez bırakma olayını onun yaşadığı sıkıntılar sebebi ile son derece alevli geçirdik. Bera' da hazırlıksız yakalanmamak için araştırma yapmak, okumak istedim. Kitabın adı "Anne çişim var" içeriğinde;


Anne Çişim Var

  • Tuvalet eğitimi için doğru zamanı seçmek
  • Çocuğuma tuvalet eğitimi vermeye hazır mıyım?
  • Çocuğum tuvalet eğitimi için hazır mı?
  • Tuvalet eğitiminde yapılan yanlışlar neler?
  • Tuvaleti çocuk için nasıl hazırlanmalı?
  • Lazımlık kullanmak doğru mu?
  • Çocuğu tuvalet eğitimine psikolojik olarak hazırlamak.
  • Gündüz ve gece aynı anda mı tuvalet eğitimi verilmeli?
gibi ve bundan başka birçok konu var.

Tuvalet eğitimi en başta ebeveynin sakin kalması gereken bir dönem bu sebeple kitabın bir bölümünde diyor ki;

Çocuğunuz sizinle sürekli çekişme inatlaşma halinde olabilir. Bu inatlaşmayı bir anne olarak yönetebiliyorsanız.. Çocuk bezi kirlendiğinde rahatsız oluyorsa. Çocuk tuvalet ihtiyacı için tuvaletin kullanıldığını biliyor, kendisi de tuvalette zaman geçirmek istiyorsa duygusal açıdan tuvalet eğitimi almaya hazır olduğunu düşünebiliriz. Basın bülteni ve detaylar için buraya bakabilir kitaba buradan ulaşabilirsiniz.

Ben çok sevdim sizlere de tavsiye ederim. Minnacık zaten, atın çantanıza her yerde çıkarıp okuyun.


Anne Uykum Var


Yazarın bir diğer kitabı ise yine cep boyutunda olan "Anne Uykum Var" Bu kitabın içeriğinde ise 

  • Bebeğinize özel uyku yaklaşımı
  • Bebeğinizde uyku rutini sağlama
  • Bebeklerde uyku gelişimi
  • Bebeklerde uyku düzeni
  • Bebeğimin uyumasına engel miyim?
  • Anne baba yatağındaki minik misafir
  • Memeden/Biberondan keserken uyku düzeni sağlamak
  • Uyku eğitimi planladığım gibi gitmiyorsa ne yapmalıyım?
  • Uyku/Gece dehşeti
  • Örneklerle uyku zamanları
ve daha birçok konu başlığı inceleniyor.

Yazar diyor ki; kaliteli ve bölünmemiş bir gece uykusu çok önemlidir. Kaliteli bir uykunun formülü ise, bebeğinize özgü uyku yaklaşımını seçmekten geçer.Çocuğunuzun uykusunun geldiğini anlayacağınız işaretlerden (esneme, gözleri ovuşturma ile sınırlı değil) tutun da onu hangi saatte yatıracağınıza, bebeği uykuya alıştırma unsurlarına kadar daha pek çok konuda rehber olacak bir kitap.

 Bu kitap sayesinde bebeğinize özgü bir uyku yaklaşımı oluşturmakta fikir sahibi olacaksınız. Bebeğinizi tanımadan, onun özelliklerini fark etmeden kalıplaşmış bir uyku eğitimini zoraki vermek, hem anneyi hem bebeği incitir.Tecrübesiz bir anne, uykusuz bir bebek için doğru yöntemi bulmakta doğal olarak zorlanır. Bu kitabı okuyarak uyku işaretleri, uykuya güdüleme unsurlarını ve bebeğinizin nerede ne şekilde uyuyacağını titizlikle belirleyerek, bebeğinizin mümkün olduğunca az bölünen bir uyku yaklaşımı benimsemesini sağlayabilirsiniz. Basın bülteni ve detaylara buradan bakabilir kitaba buradan ulaşabilirsiniz.


Bu kitapları alırken yazarın bir diğer kitabı daha dikkatimi çekti o da şu dönem fazlaca elzem olan çocuk eğitimi konusunda. Hala, benden ayrılamaz diye düşünülerek okul öncesine gönderilmeyen çocuklar var ve hala birçok çocuk anneye aşırı bağlılığı sebebi ile okul öncesine gitmiyor. Bazen de ebeveyn çocuktan ayrılamıyor. Bu dönemde araştırıp nasıl davranacağımızı öğrenmek çok önemli. Doğru yaklaşımla çocuğu okula alıştırmak ileride eğitim hayatını sekteye uğratmayacak bir temelin ilk şartı. İşte bu yüzden çıkmış "Anne Okula Gidelim Mi?" Bu kitap normal kitap boyutunda ve içeriğinde


  • Okul heyecanı
  • Anne heyecanı
  • Çocuklar okulda ne yapmak ister?
  • Çocuğunuz okula hazır mı?
  • Okul öncesi eğitimin önemi
  • Öğretmen aile iş birliği 
  • Okula alışmak bir çocuk için ne anlama gelir?
  • Okula alışma döneminde ailenin yapması gerekenler 
  • Sorun hala devam ediyorsa
  • Farklı gelişim gösteren çocuklar
  • Okul korkusu

gibi konular ve daha fazlası incelenmiş.Basın bültenini ve kitabın detaylarını incelemek isterseniz buraya bakabilir kitaba buradan ulaşabilirsiniz.

 Ben okumayı ve bilgi depolamayı, zamanı gelince öğrendiklerimi hayatımda uygulamayı çok seviyorum. Yanımda kolay taşınması açısından da sevdim bu kitapları. Tavsiyemdir yani.


Yazar teorik bilgi ile uygulama arasındaki farkı gördüğü için çocuğu ile yaşadıklarından yola çıkarak, annelere rehber olsun diye bu kitapları yazmış. Yazar hakkında detaylı bilgiye de buradan ulaşabilirsiniz.


Bebekler için uykunun ne kadar önemli olduğunu bütün anne ve babalar bilir. Özellikle ilk aylarında bebekler, günlerinin çoğunu uyuyarak geçirirlerEn az beslenme kadar uyku konusu da onların sağlıklı gelişimleri için çok önemli. Yanlış bir tercih yaptığınızda, hassas cilde ve yumuşak omurgaya sahip olan bebeklerin sağlık problemleri ortaya çıkmaya başlar. 

Her konuda hassas davranmamız gereken bebekler için birbirinden farklı yatak seçenekleri var. Peki, bunlardan hangisini tercih edeceğiz?


Yatak seçerken, ezbere bilgilerle hareket edemeyiz. Her bebek için aynı yatakları kullanmak doğru değil. İlk altı ve sonraki altı ayda, yatakların sertlikleri aynı olmamalıdır. İlk altı aydan sonra bebeklerin daha rahat hareket etmeleri için, büyüyebilen yataklar tercih edilebilir. Bebek büyüdükçe, kullandığınız yatak küçük gelecektir. Yatağın yan yüzeylerinde, bebeğinizin düşmesini engellemek için korkuluklar olabilir.
Seçeceğiniz yatağın malzemesine de dikkat etmelisiniz. Özel olarak tasarlanan yataklardan bazıları, vücudun hava almasını sağlıyor. Aynı zamanda bu yataklar, omurgayı da destekliyor. Eskiden sıkça kullanılan pamuk yatakların yeterince sağlıklı olmadığı anlaşıldı. Bu yüzden daha ergonomik olan visco yataklar üretildi. Son zamanlarda visco yataklarla birlikte lateks yataklar da çok tercih ediliyor. Bebeğinizin omurgası için visco ve lateks yatakları tercih edebilirsiniz.

Yatsan’daki bebek yatakları seçenekleri arasında visco ve lateks modelleri var. Bunun yanında yaylı yatak modelleri de yer alıyor. Belki çok fazla seçenek bulamasanız da, Yatsan’ın yataklarının çok iyi olduğunu biliyorum. Sağlık ve rahatlık açısından en rahat yatakları buradan bulabilirsiniz. Piyasada satılan bebek yataklarının tuzağına düşmeden, detaylı bir araştırma yaparak bebeğiniz için yatak satın alabilirsiniz.


Yatakların malzemelerinde kanserojen maddeler bulunabiliyor. Bebeklerin yatak kenarlarını ısırma ihtimallerine karşı bu yüzden kullanılan malzeme hayati boyutta. Yatsan gibi markalar, malzeme konusunda çok titiz davranıyorlar. Sadece yumuşak ve rahat diye bebeğinizin sağlığını riske atmanıza hiç gerek yok. Bilmeniz gerekiyor ki yatağın yumuşak olması da zararlı. Seçeceğiniz yatak ne çok yumuşak, ne de çok sert olmalıdır. Üstelik bebek biraz büyüyüp daha çok hareket etmeye başladığındaoluşabilecek tehlikelere karşı yatağın dayanıklı da olması gerekiyor. Sizlere, bebeğinizle mutlu ve sağlıklı bir gelecek diliyorum. 


Anneler Günü geldi çattı… "Hep daha iyisi" diyerek bebeklerin ve annelerin isteklerine her zaman en iyi şekilde cevap veren, Türkiye’nin yeni bebek bezi ve ıslak havlu markası Sleepy, Unutkan Anneler’e teşekkür ederek onları unutmadığını gösterdi.

Bir zamanlar uyku kelimesini en sıcak kelime olarak tanımlayan, %50 indirimleri ve yeni sezon çantaları kaçırmayan, en son çıkan filmlere en önce giden, yemek keyfinden asla ödün vermeyen, küçük bir temizlikten sonra bile en az 3 saat dinlenen ve fönsüz dışarı adımını atmayan ama bir gün, dünyalarını değiştiren o büyük mutluluk ile birlikte dünyaları unutan tüm Unutkan Anneler’in Anneler Günü’nü büyük bir coşku ile kutladı.




Kendilerini çocuklarına adaya Unutkan Anneler’i unutmayan Sleepy, Anneler Günü için özel olarak hazırladığı ajandası ile de tüm annelerin kalbini çalmayı başardı. #unutkananneler hashtag’ini kullanarak Instagram ve Twitter sayfalarında paylaşımda bulunan ve Mayıs Ayı boyunca market.sleepy.com.tr adresinden alışveriş yapan herkese dağıtılacak bu ajanda ile tüm bir yıl mutluluk ve bol bol gülümsemeyle geçecek.





Sleepy, en sevdikleri pastanın son dilimini her zaman çocuklarına ayıran ve gerçek sevginin ne anlama geldiğini varlıklarıyla kanıtlayan Unutkan Anneler’e “İyi ki varsınız…” diyor ve kalpten bir teşekkür gönderiyor.









Bir boomads advertorial içeriğidir. 


Geçtiğimiz günlerde kuzenim, oğluna diş buğdayı yaptırmak istediğini söyledi. Ben de ona kalıcı bir hediye yaptırmak istedim. Araştırdığımda hep klasik şeyler çıkıyordu. Ben herkesin o güne ait hatırlayacağı hoş bir anı olsun istiyordum. Bu vesile ile tanıştık Bebeğim Magnetleri ile. Sitelerini incelediğimde magnet yaptırma fikri iyice sıcak gelmeye başladı. Fiyatı uygundu, o güne dair güzel bir hatıra olacaktı hem de sürekli gözümüzün önünden duracaktı.

Siteyi inceledim ve hemen sipariş verdim. Onlar aynı gün demo hazırlayıp bana gönderdiler. Ben onayladıktan bir gün sonra ürün kargoya verildi. Hepsi ayrı ayrı jelatin içinde ve kalitesi çok yüksekti. Hatta altı kalın olanlardan kendimiz için de yaptırdım.



Ürünü siteden alabiliyor, telefonla da sipariş verebiliyorsunuz. Kredi kartı ile ödeme seçeneği olduğu gibi kapıda ödeme seçeneği de mevcut. Magnetler parlak fotoğraf kağıdına basılmış, alt kısmında yapışan tabaka çok kaliteli ve su geçirmiyor, üzerine dokununca bozulacak gibi olanlardan değil gayet kaliteli.

Ben bir anne olarak ürün kalitesini çok beğendim ve bu yazıyı da sizlere tavsiye niteliğinde olsun diye yazdım. Siteye baktığımda aşağıdakiler benim favorilerimdi ayrıca magnet çeşitlerini de sizler için ekledim.

















Hizmet kalitesinden memnun kalmak, ürünleri kısa sürede teslim  almak, birçok çeşit incelemek ve az para ödemek istiyorsanız magnet yaptırmak için harika bir seçenek.




Doğum günü magnetleri  (çeşitleri için tıklayın)


Bebeklerinizin doğum gününü ölümsüzleştirmek amacıyla hem sizin için hem de davetlileriniz için güzel bir hatıra olacak doğum günü magnetleri istediğiniz şekilde tasarlanıyor. Belirlediğiniz konsepte göre veya girdiği yaşa göre...



Yenidoğan magnetleri  (çeşitleri için tıklayın)


Hastaneye gelen yakınlarınıza bu önemli gününüz için minik bir hatıra olarak ve onun doğduğu günü kalıcı hale getirmek için yenidoğan magnetleri iyi bir seçenek.






İlk diş magnetleri  (çeşitleri için tıklayın)


Miniğinizin ilk dişini kutladığınız o güzel günde hoş bir hatıra olarak ve minik bir hediyelik ilk diş magnetleri iyi bir alternatif.






Çizgi film karakterlerinden magnet   (çeşitleri için tıklayın)


Çocuğunuzun özel günleri için sevdiği karakterle süslenmiş doğum günü konseptlerini destekleyen bu magnetler hem onun hem de konuklarınızın hoşuna gidecek.


Takvim magnetler (çeşitleri için tıklayın)

Sevdiklerinizin resimleri ile ya da sevdiği çizgi karakterlerle süslenmiş takvimli magnetler buzdolabınızda sürekli duracak. Hem siz kullanabilirsiniz hem de yakınlarınıza hediye yaptırabilirsiniz.


Not magnetleri (çeşitleri için tıklayın)

Sevdiklerinizin resimleri ile ya da istediğiniz herhangi bir resimle bastırabileceğiniz not magnetleri unutacağınız şeyleri hatırlamak için iyi bir yol ya da liste tutmak için sevimli bir alternatif. Kalemli şekilde hazırlanan bu not magnetleri ile çocuğunuz bile minik yazı denemeleri yapabilir siz de özel günlerinizi ölümsüzleştirmek hem de yakınlarınıza hediye etmek için yaptırabilirsiniz. 




Şu şişesi etiketi (çeşitleri için tıklayın)

Özel günleriniz için hazırlanmış su şişesi veya başka şişeleri süslemek için yaptırabileceğiniz bu etiketler kendinden yapışkanlı tasarlanıyor, kullanımı da gayet kolay. 


bunun yanında 

Foto magnet, Sünnet konseptli magnetler, Mevlit magnetleri, Bebek şekeri kartları, Davetiyeler ve birçok çeşit magneti Bebeğim Magnetleri sitesinde bulabilirsiniz. Aynı zamanda kullanıcıların yorumlarını okuyabilir memnuniyet ölçümü yapabilirsiniz. 

Bunlar da bizim yaptırdıklarımız








Geçtiğimiz günlerde sevgili Enise'nin daveti ile Hiper Farma firmasına bağlı Töpfer 'in mutfak atölyesindeyim. Töpfer'in daha önce detaylarını yazdığım keçi sütü bazlı devam sütünden bebekler için yapılacak birçok değişik tarif öğrendik.







Öncelikle şunu belirtmek isterim ki bir bebek için en iyi besin anne sütüdür. Anne sütünün yeterli olmadığı ya da hiç olmadığı durumlarda bebek erken ek gıda ile değil devam sütü ile tanıştırılmalıdır. Bu yazı emziren anneleri devam sütüne teşvik amacı ile yazılmamıştır. Lütfen sütünüz varsa emzirin olmadığını düşünüyorsanız da olması için elinizden geleni yaptığınızdan emin olun ve devam sütüne doktor kararı ile geçin.


Tariflere geçmeden önce en merak edilen sorulardan birini detaylandırmak istedim.



Neden keçi sütü? 
  • Besinsel değeri açısından anne sütüne en yakın süt eşek sütünden sonra keçi sütüdür. 
  • Keçi, beslenmesine dikkat eden ve en iyi çimleri, en iyi otları yiyen hayvan türüdür.
  • Protein yapısının küçük olmasından dolayı sindirimi kolaydır.
  • İçeriğinde bulunan nükleotidler sayesinde barsak florasını desteler.
Töpfer, keçi devam sütü ile tarifler denemek isteyenlere kolaylık olsun diye bir kitapçık hazırlamış. Ben sizlere bu devam sütü ile bebek bisküvisi yapılışını yazacağım; siz daha çok tarife Hiper Farma 'nın sosyal medya hesaplarından ulaşabilir, eczaneden devam sütü alırken tarif kitapçığı isteyebilirsiniz.





Töpfer devam sütü ile


Bebek Bisküvisi tarifi 

Malzemeler:


2 çay bardağı un

Yarım çay bardağı irmik 
2 çay bardağı pirinç ya da yulaf unu
4 yemek kaşığı tuzsuz tereyağı
1 yemek kaşığı Töpfer Organik Keçi Sütü Yoğurdu ( yoğurt yapımı için tıklayın
Üzeri İçin Pekmez

Hazırlanışı: 

Pekmez hariç tüm malzemeleri bir kaba alın ve yoğurun. Ardından elinizle şekil verin ve çatalı üzerine bastırın. 10-12 dakika önceden ısıtılmış fırında pişirin. Bisküviler sıcakken üzerine biraz pekmez sürün. Bisküviyi serin, karanlık ve hava almayan bir kapta 2-3 gün muhafaza edebilirsiniz. Bisküviyi sabah kahvaltısında ya da muhallebide kullanabilirsiniz.

Not: Pekmezi piştikten sonra sürülür, çünkü pekmez 90 derecenin üzerinde kanserojen madde ürettiği için pişmesi uygun değildir. 





Bunun yanından Töpfer'in bebek ürünleri serisini de gönül rahatlığı ile sizlere tavsiye etmek istiyorum. Biz uzun süredir şampuanını ve diş macununu kullanıyoruz. Hiper Farma ürün müdürü ve gıda mühendisi Sinem  hanımdan öğrendiğimize göre bu tarz ürünlerin organik sertifikası alabilmesi için ürün içindeki bitkisel içerikleri %95'i organik olmalıymış. Töpfer ürünleri Cosmos Organik sertifikalı ürünler, organik içerikleri olmasının yanından üretimden lojistiğe her aşamada organik ürün standartlarında eczane raflarına geliyor.





Biz diş macununu uzun zamandır kullanıyoruz hem Bera'da hem de Lina'da,  ayrıca şampuanı da severek kullandığımız ürünlerin arasında. 


TÖPFER BABYCARE DİŞ MACUNU




  • Silika içerir ve böylece diş plağı oluşumunu engeller.
  • Homeopatik etkiyi engelleyebilecek olan mentol ve diğer bileşenleri içermez.  
  • Töpfer Organik Diş Macunu florür içermez. Böylece eş zamanlı olarak bir florür alımı var ise, vücutta florür dozunda aşıma sebebiyet vermez.
  • BDIH organik sertifikasyon kuruluşu tarafından ürünün doğallığı belgelenmistir. 
  • Töpfer Bebek Bakım Ürünleri sentetik kokular, boyalar, koruyucu katkı maddeleri ve hayvansal maddeler içermez.
  • İlk süt dişinin görünmesinden itibaren kullanılabilir.





TÖPFER ORGANİK BEBEK SAÇ VE VÜCUT ŞAMPUANI



  • Sabun içermez
  • Hem saçların hem de vücudun temizlenmesi için ideal bir üründür ve 2si 1 arada kullanımı sağlar
  • Dermatolojik test raporu veren kuruluştan en iyi değer olan ''very good'' notu almıstır. 
  • Organik Buğday Kepeği ve Organik Calendula ekstresi ile cildi nemlendirir ve nazikçe bakımını yapa
  • Töpfer bebek bakım ürünleri sentetik kokular, boyalar, koruyucu katkı maddeleri ve hayvansal maddeler içermez.
  • BDIH organik sertifikasyon kuruluşu tarafından ürünün doğallığı belgelenmistir. 




TÖPFER'in anneler için de birçok güzel içerikli ürünü var bunları da incelemek isterseniz buradan bakabilirsiniz.

Töpfer /Hiper Farma sosyal medya hesapları

Facebok
Twitter
İnstagram
Web site



Not:  Keçi sütü düzenli kullanıldığında demir eksikliğine yol açtığı bilinen bir gerçektir. Bunun sebebi keçi sütünün folik asit açısından yetersiz kalmasıdır. Töpfer Organik Bebek ve Devam sütleri folik asit açısından zenginleştirilmiştir.

MARI themes

Blogger tarafından desteklenmektedir.