Annelikte ve evlatlıkta çuvallamışım....

Ne yazsam nereden başlasam bilemiyorum.Öyle yükler var ki omzumda taşıyamaz,kaldıramaz hale geldim.Şuraya yazıp insanları sıkmayayım diyorum,bazı şeyleri içimde yaşayayım diyorum,depresif bir kadın "Aman amma da büyüttü,takacak başka şey kalmadı sanki." diyen kişilerle uğraşmak zorunda kalmayım diyorum,olmuyor.Burası benim kızım için yazdığım aynı zamanda da duygularımı paylaştığım yer ise ve ben mutlu değilsem bunu yazmaktan daha doğal ne olabilir ki.

Yaşadıklarım çok yordu beni zaman zaman mutlu olmaya çalışsam da artık had safhaya geldi. Bloğu okuyanlar yada sosyal medyadan takip edenler bilir Lina araç fobisi yaşıyor ve hiçbir toplu taşıma aracına binmiyor.Aldığımız terapiler sonucunda kendimizi sakinleştirmeye,sağlıklı ve doğru davranmaya çalışsak da maalesef Lina'nın korkuları dalga dalga büyüyor.

Dün akşam Lina holde mama sandalyesinde bir şeylerle oynarken bende yemek yapmaya çalışıyordum.Ne zaman ki dolaptan patlıcanı çıkardım Lina "Anne ben ondan çok korkuyorum!" diyerek ağlamaya başladı.Yanlış mı anladım acaba,bu çocuk patlıcandan mı korkuyor diye bir kez daha gösterip "Anneciğim bundan mı korkuyorsun?" dememle çocuğun cin çarpmış gibi ağlaması bir oldu.

Şaşkındım,zaten arabaya binmek istememe ile başlayan durum,sokakta yanımızdan araba geçerken korkmaya kadar gitmiş,bir ara süpürge bir ara aspiratör olmak üzere en sonunda da patlıcana kadar gelmişti.Çığlık atmak delireceğim diye bağırmak istiyordum.Neden bu oluyordu ,neden benim çocuğumun başına bunlar geliyordu.

Eşime yazdım olanları "Yarın sabah terapi var,hepsini soralım hayatım." dedi.Beni en iyi baskılayan ,en üst noktadayken sakince aşağıya çeken,üzülse bile belli etmeyen,duygularını içine atan bir insan...Eşim olmasa ne yapardım bilmiyorum.Aslında onun benim kadar takmadığını zannederdim hep ama yanılıyormuşum.O kadar içine atıyor ki geçenlerde Lina'yı uyutmaya çalışırken Lina "Baba ben Minie-Mickey konsere gitmek istiyorum." demiş.Babası da "Bende seni götürmek istiyorum babacığım ama sen arabaya binmek istemediğin için ve orası çok uzak olduğu için gidemiyoruz." demiş.Bunun üzerine Lina "Babacığım ben arabadan çok korkuyorum ya,korkmayacağım geçecek sen üzülme olur mu?" demiş.Eşim o anda ağlamaya başladı.Ben konuşmanın üzerine geldiğim için neden ağladığını anlamadım ama sonradan eşim "O kadar yükleniyor ve bizi üzdüğü için o kadar üzülüyor ki dayanamıyorum bu haline." tutamadım kendimi dedi.Ne kadar onlar takmıyor gibi gözükse de aslında fazlasıyla takıyorlar ama biz anneler çok üzüldüğümüz için durumu daha da vahimleştirmemek adına babalar bu üzüntülerini içlerinde yaşıyorlar yada en azından bizim ailede durum bu.

Velhasıl ben eşime yazarken Lina ağlamaya devam ediyordu.Bazen içini boşaltması adına ağlamasına izin veriyorum ve bazen ağlarken yanında kimse olsun istemiyor.Terapi olması beni bir nebze rahatlatmıştı sıcağı sıcağına Aytül hanıma yaşadıklarımızı sorabilecektim. Yalnız Lina'yı sakinleştirmek için bir şeyler yapmam gerekti.Bende aldım elime patlıcanları alacalı soydum,hala ağlamakta olan Lina'nın bulunduğu salonun kapısından ellerimi uzattım,ellerimde patlıcanlar vardı..Sadece ellerim ve kollarımın bir kısmı gözükecek şekilde patlıcanlara dublaj yapmaya başladım.Sağ elimdeki patlıcanı öne çıkararak:

__Merhaba Lina,az önce benden korktun,bu korkunu anlayabiliyorum.Sanırım benimle tanışmadığın için
    benden korkmuş olabilirsin.Seninle tanışalım mı?
__Evetttt. (Ağlıyor)
__O zaman benim adım patlıcan,birazdan kıyma kardeşim ile birlikte fırına girip pişeceğiz.Piştiğimiz zaman      
    bizi yemek ister misin?
__Eveeet (Hafif sakinleşi ama hala ağlamaklı)
__O zaman hadi gel mutfağa annene yardım edelim.Hadi gelmek ister misin?
__Hadi edelimmmmm..( Sümükleri akmış,gözünden yaşları ama Mutlu )

Sonra Lina ile mutfağa giriyoruz ve yemek yapıyoruz gayet eğlenceli dakikalar geçiriyoruz ve sabah oluyor.Ben artık hangi korkuda hangi mizanseni yaparım acaba yemek ile korkuyu ilişkilendirmem hata mı oldu soruları ile her gün ama her gün nasıl davransam gönlü kırılmasın aman yanlış anlamasın diye düşüne düşüne uyudum.O sırada ig'de görenler bilir kendisi mutlu mutlu şarkı söyleyerek uyudu.

Sabah 9:30 da Pedagog Aytül hanım ile randevumuz vardı.Bu zamana kadar tam anlamıyla verim alamadığımız için midir,gelip gidiyoruz ama bizden ne çıkardı acaba diye merak ettiğimden midir,terapinin ortasında bir açıklama yapmadan küt diye tatile gittiği için midir bilemiyorum ama acaba değiştirsem mi-gerçi çocuk yeni yeni alıştı-dediğim Aytül hanım patlatıyor bombayı.

Merve hanım bu zamana kadar sizi ve eşinizi Lina'nın siz yokken ki bakımından sorumlu olduğu için anneannesini görüşmeye aldım.Çıkardığım sonuçları konuşmak istiyorum.

Bu arada Lina pedagoga ve odaya alıştı boyama kalemlerini ve oyuncakları çıkardı kah boya yapıyor kah oyuncaklarla oynuyor ve ben arada müdahale ediyorum.

Öncelikle şunu söyleyebilirim ki helikopter annelikten vazgeçin.Ben bağlantıladığım linkteki boyutta değilmişim aslında rahat bir anneymişim sadece Lina'nın kendini ifade etmesi gereken zamanlarda -mesela odaya girdiğinde bebek arabasından inmek istediğinde kendini aşağıya doğru sarkıttı ve ben inmek istediğini anladığım içim kemerini çözdüm- ona ifade etmek istediği şeyi söyleyebilmesi için fırsat vermeliymişim. Beden dilinin yanında kendini ifade edebilecek konuşma kabiliyetine sahip olduğu için sözlü olarak da ifade etmesi için sabırlı olmalıymışım.Bu benim birazda tez canlılığımdan kaynaklanıyormuş.

Bu noktadan sonra pedagogun dilinden anlatıyorum.

İki seanstır Lina'ya uygulanan EMDR  sayesinde şunu anlıyoruz ki Lina ne yaşamışsa bunu en üst travma seviyesinde yaşamış.Bir anda olmuş olabilir veya birikimle ortaya çıkmış olabilir.Lina'ya anneniz bakıyor ve kendisi kaygı düzeyi oldukça yüksek bir insan bu kaygı ister istemez Lina'ya geçiyor.Annenizle sürekli tartışmanız,bu tartışmaların zaman zaman şiddetlenmesi -evet belki bunlar hep Lina'ya daha iyi bakılması için yapılıyor- ve bu tartışmalarda seslerin yükselmesi Lina'yı çok olumsuz etkilemiş.Bu yüzden EMDR sırasında uyguladığımız dokunma ve ses çıkarma işlemlerine oldukça tepkili ve bundan had safhada rahatsız oluyor.
Önceleri sizin aileniz ve siz bir süre birlikte yaşamak zorunda kalmışsınız bu süreç zarfında yaşadığınız tüm kavgalarda Lina aşırı derecede etkilenmiş.Fakat bunları hep yutmuş.Çünkü 'kendini sorumlu tutuyor' ve herhangi bir hata olduğunda yada herhangi bir sorun çıktığında yine tartışma yaşandığı için kafasını bir yere bile vursa "Anne yok bir şey,iyiyim ben." diyor siz bunu metanet sanıyorsunuz ama aslında değil.
Geçen seans eşinizle konuştuğumuzda annenizin çok iyi hatta haddinden fazla özverili ve ilgili bir anneanne olduğundan fakat her sabah erken kalkan 'çocuğu 11'de uyut 14:00'de kaldır uyku durumu hala düzene girmedi,geceleri geç yatıyor' cümlesini defalarca tekrar etmemize rağmen yapmadığından,eşim uyardığında alttan almayıp "Sanki erken uyandırdığımda gece sen erken mi yatırıyorsun, yine çocuk gecenin 11'lerine kalıyor." diye cevap verdiğinden ve bunun sizinle anneniz arasında bir kavga çıkmasına neden olduğundan bahsetti.
Bu ve bunun gibi annenizin aslında yapamaması için herhangi bir sebep olmayan hatta sizin gün içinde "Anne hadi kaldır,anne hadi yatır." diye hatırlatma bile yaptığınız ama onun dinlememe durumu altında başka sebepler yatıyor.Siz annem neden gecenin ikisinde profiterol istesem gidip alabilecek bir insanken benim kızıma yapmasını istediğim başka bir şeyi  yapmakta bu kadar imtina ediyor diye ağlayıp kendinizi paralarken arada olan çocuğa oluyor.
Anneniz size yaklaşırken annelik iç güdüsü ile yaklaşıyor ama sizin kızınıza yaklaşmanızı istediğiniz doğrultuda yaklaşmamasının tek sebebi bunları yaşamamış olması.Size kıskançlık dürtüsü gibi gelebilir ama değil.Annesini hiç görmemiş bir çocuk 8 yaşında annesiz kalmış ablası çocukları olduğu için onu hep ihmal etmiş ve onun çocuklarına da bakmak zorunda kalmış dolayısı ile şefkat görmemiş ve sizin kızınıza gösterdiğiniz ilgi,alaka ve şefkat ondan da bunu beklediğinizde onu ters koşulluyor.Yapabilecekken yapamıyor ve bilinç altında yaşadığı dürtüsel şeyden dolayı siz aslında hiçte elinde olmadan yapamadığı şey için onu suçluyor ve kavga ediyorsunuz.
Bu noktada Lina ne yaşıyor,Anneannemle annem kavga ediyor,anneannemin benim için yapmadığı bir şeyden dolayı tartışıyorlar,demek ki suçlu benim, annem yine bağırmaya başlayacak,anneannem giderse bana kim bakacak gibi kaygılardan;yaşadığı yanlış bir şeyi söylemek şöyle dursun,normal canı acıdığı zaman bile güçlü olmayı,aman sesim çıkmasın bir de benim yüzümden kavga etmesinler diye düşünmeyi koşulluyor kendine.
Siz ayrı eve taşınarak ortamı minimum kavga seviyesine getirdiniz şu an kızıma annem bakmalı bir bakıcı değilde eylülde okula veririm diyorsanız hatta ileride de mutlu olmak istiyorsanız.Görmedim,duymadım,bilmiyorum oynamak zorundasınız.


Mesela Lina düzgün bezlenmemiş mi bezi çok dolmuş ve uzun süre bezinin açılmayı unutulduğu belli mi bunu annenizin artık yaşlanmakta olduğuna ve unutabileceğine verin,zaten sorsanız da sormasanız da Lina uzun süre bezi değiştirilmeden durmuş bu durumu değiştiremezsiniz .Bir dahası için "Ya var ya pes yani kaç saattir çocuğun bezi açılmamış yemin ediyorum delireceğim ya Allah aşkına bu çocuk günde 3 saat uyuyor iş yükü yok bıraksan 4 saat kendi oynar günde iki kere-senle kaldığı toplam zamanda-altını değiştirmek çok mu zor,ne biçim insansın sen,bu çocuğu hiç düşünmüyor musun?" diyeceğiniz yere.Gün içinde arayıp saat:11 anne uyut (bu kadar) saat 14:00 anne kaldır (bu kadar) saat 15:00 (bez değiştirmeyi unutma) gibi kısa ve yoruma açık olmayan sadece hatırlatıp kapadığınız telefon görüşmeleri ile durumu kontrol altına alabilir,hatta rutine dönmesine sebep olabilirsiniz.
Biliyorum burada esas yük size düşüyor ve çocuğunuz iyiliği için ona ayırabildiğinizden çok daha fazla zaman ayırın,onun ruh sağlığı için annenizin yaptığı en kötü şeyleri bile görmeyin,madem şu an bakıcı alma konusunda sorunlar var çocuğunuza anneniz bakıyor onu olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmeye çalışın.
Lina o kavgalar olduğunda susun "Aliş uyuyor!" yada "Susssunnnn kavga etmeyin!" diyerek aslında sinyalleri vermiş ama siz çözememişsiniz.Eşinizle mutlu ve uyumlu bir çiftsiniz bakıcıda tutsanız çocuğu okula da verseniz anneniz sorunlar elbetteki olacak.Okulda istediğiniz gibi beslenmeyecek yada bir gün kilodu kirli gelecek yada vs. Anneniz sizin aileniz,onunla ne kadar iyi geçinirseniz o kadar iyi olursunuz çünkü yaşadığınız kavgalardan sonra dedikleriniz için en çok sizin üzüldüğünüzü biliyorum.
 Zamane anneleri farkındalığı çok yüksek anneler araştırıp okuyorlar gerektiğinde profesyonel destek alıyorlar.Sizlerin anneleri çocuğunuza yaklaşımlarınızı tam anlamıyla çözümleyemeyebilirler bu sizin öğrendiğiniz yeni bir şeyi onlardan yapmalarını istediğinizde bu onlara çok saçma gelebilir ve siz "Uzmanlar böyle ön görüyor ben bunu araştırdım doğrusu bu." dediğinizde bu sadece "Aman çok biliyorsan kendin yap." noktasından ileri gitmez.42 yaşından sonra insanları terapi ile bile değiştirmek çok zor .Sadece empati kurun ve olduğu gibi kabul etmeye çalışın. 
 dedi .

Bu noktadan sonra ben şunu anladım ki yaşadığım birikimler eşliğinde ben çocuğuma karşı fazla korumacı olmuşum,onu zor elde etmem erken doğması yaşadığımız maddi manevi sıkıntılar vs. birikince ben tahammül edemez,alttan alamaz bir insan haline gelmişim.Bunun yanında çocuğum konusunda hata yapan annem dahi olsa anlayışlı olamama ve infilak etme noktasında sınır tanımamış,biz kavga ederken sesi çıkmayan çocuğum 'Ayyy amanda ne güzel büyüyor.' sanmışım ama değilmiş.

Minicik ruhuyla biriktirmiş,sırtlamış ve sonunda altında ezilmiş.Belli ki  bazen meyve sıkacağı,bazen elektrik süpürgesi,bazen komşudan gelen bir tıkırtı,bazen bambaşka bir ses onun açık algılarında hemen bir tehdit yaratmış.Sinirleri o kadar zayıflamış ki sonunda yaşadıkları bu şekilde patlak vermiş.

Ben Aytül hanımın bu anlattıkları kafamda yankılanırken gözlerimden yaşlar inmesin diye kendimi sıkarken onlar bir yandan oyun oynuyordu.Bazı şeyleri farkındalık yaratması ve tepkisini ölçmek adına bilerek Lina'nın yanında konuştuk.

Bir kaç uyarısı sayesinde ben helikopter anne olmamak adına Lina'ya müdehale etmedim ve Lina Aytül hanımın beni uyardığını duyduğu konularda beni sınadı.

Odadaki  acayip oyuncaklara tepkisi ve oynama şeklinden kişisel gelişimi ve motor kabiliyetlerinin fazlasıyla gelişmiş olduğunu bu artı farkındalığı yüzünden yaşananlardan daha fazla etkilendiğini öğrendik.

Velhasıl Aytül hanım sakin ve huzurlu bir ortam olduğu sürece Lina rahatlayacak ve bu sorun ortadan kalkacak dedi.Sorun arabadan korkması değil sorun çok yıpranmış sinirleri olması.Bunun yanında onu aşırı seven,araştıran tatlı mı tatlı bir annesi ve sakin bir babası var sinirlerinin yıpranması yanında Lina çok akıllı ve pozitif bir çocuk,eğlenmeyi ve kendi kedine baş etmeyi biliyor.Yaşadığınız bu kavgaların yanı sıra ona çok mutlu bir alt yapı vermeseydiniz sürekli korkak içine kapanık dış dünyadan uzak bir çocuk olurdu.Sağlam temellerle kurulan bir ebeveyn-çocuk ilişkisi asla yıkılmaz bunu unutmayın,her şey düzelecek dedi.

Şimdi ben arpacık kumrusu gibi onun iyi olması için elinde olmadan bazı şeyleri yapamayan annemi ne kadar kırdığımı ve bu kavgalarımız yüzünden çocuğumun psikolojisinin bozulduğunu düşündükçe yerin dibine daha dibine hatta cehennemin dibine girmek istiyorum.Kaldı ki anneme saydıklarım yüzünden yatacak yerim yok o ayrı.

İnsan oğlu bedensel hastalıklarla ölümcül olanlar hariç bir şekilde baş ediyor asla unutmayın ki en zoru bozulan insan psikolojisini düzeltmek.

Ben o kadar daraldım ki bu mübarek günde sanırım beni en çok rahatlatan gidip tövbe etmek,biraz kuran okumak ve uyumak olacak..