Cocugum oyuncaklarını paylasmiyor

Bir önceki yazımda çocuğumuza uyguladığımız "duygusal tehditlerin" nelere yol açabileceğini söylerken örnek verdiğim konu "paylaşma" konusuydu. "Çocuğunuz her şeyini paylaşmak zorunda değil ve siz paylaşmak istemediğinde onun yanında olmalısınız."demiştim. Aslında bunu ben değil uzmanlar diyor.


Paylaşmak çocuklar için soyut bir şeydir.

Paylaşma konusu çocuklar için soyut bir şey çünkü "Arkadaşlarınla oyuncaklarını paylaşmalısın." cümlesi çocukta birden fazla soru ile geri dönüyor. "Tamam anne paylaşacağım." diyen çocuğumuz olası bir durumda paylaşımcı olmadığında "Ama hani oyuncaklarını paylaşacaktın, bana söz vermiştin." gibi bir cümle ile çocuğun o an yaşadığı kafa karışıklığı üzerine bir de suçluluk duygusu ekliyoruz.

Uzmanlara göre 0-3 yaş çocukların aidiyet duygusunun fazlaca olduğu ve çocukların ben merkezci yaşadığı bir dönem, özellikle bu dönemde sevdiği şeyi paylaşmak zorunda olan çocuk şunu düşünüyor :

O benim oyuncağım.
Ya alıp eve götürürse.
Ya kırarsa.
Onunla ben oynamak istiyorum.
O benim bir kere, benim... Benim!




Çocuğa rol model olmak.

Bu noktada çocuğa paylaşmak zorunda olduğunu anlatmak yerine rol model olmak ve paylaşma konusunu bu rol modellik üzerinden desteklemek daha iyi sonuçlar doğuruyor. Onunla bir şeyi paylaşırken "Evet, bunu seninle paylaşabilirim." demek ya da biri ile bir şeyini paylaşırken "Bak teyzen ile bunu paylaştım." gibi konuyu günlük hayatta konuşur hale getirmek iyi bir alternatif.


Çocuk kontrol onda olsun ister.

Çocuklar oyuncaklarını başka çocuklarla paylaştıklarında en büyük endişeleri onlarla bir daha asla oynayamayacak olma hissine kapılmalarıdır. Bu sebeple sizin "Ama eve götürmeyecek. sadece bakacak, o zaten senin oyuncağın." gibi söylemleriniz çocuk için pek etkili değildir. (Geçen akşam bizzat denedim, zerre işe yaramıyor)

Çocuklar kontrol onlarda olduklarında çok daha iş birlikçi olurlar.

Eğer çocuğunuz arkadaşları geldiğinde bazı oyuncaklarını paylaşmak istemiyorsa onu bilgilendirin: "Bugün arkadaşların gelecek. sana özel kalmasını istediğin bir oyuncak varsa onu kaldırabiliriz." diyerek, ona kontrolün onda olduğu duygusunu verir ve diğer oyuncakları da paylaşılabilir hale getirebiliriz.


Çocuğumuz her şeye rağmen oyuncağını paylaşmazsa ne yapabiliriz?


Yazımın başında da belirttiğim gibi çocuğumuz bir arkadaşı ile bir arada iken oyuncağını paylaşmadı ve diğer çocuk da o oyuncak konusunda ısrarcı o zaman şöyle davranmalıyız :

Emirciğim, Lina şu an bebek arabasını paylaşmak istemiyor. Sanırım sen de bu bebek arabasını çok merak ettin? Eğer istersen biz seninle kamyona bakalım ne dersin? gibi bir yaklaşımla davranırsak çocuğumuz o an ona destek olduğumuz için sakinleşecektir. Bu noktada karşı taraftaki çocuğa sevimli gözükmediğiniz hatta samimiyet derecesine göre belki de anlayış göreceğiniz ya da kaba kabul edileceğiniz bir durum da ortaya çıkmış olabilir. Şunu unutmamalıyız "Çocuklar her şeyini paylaşmak zorunda değiller."



Ya oyuncak isteyen çocuk benimki ise.

Sizin çocuğunuz, o an ona destek olduğunuz için kendini iyi hissetmiş olabilir ama karşı tarafa ne şekilde gözüktüğünüz ve sizin o an karşı taraf üzüldüğü için kendinizi nasıl hissettiğiniz de önemlidir. Çocuğumun sakin kalması, aslında kendini yükseltmeden sakinleşerek oyuncağı paylaşır hale gelmesi ve başkaları karşısında ona karşı takındığım tavrı denetlemesi benim ona verdiğim destek ile bağlantılı. Sizin çocuğunuzun duygularına odaklandığınız gibi karşı tarafta çocuğunun duygularına odaklanmalı. Yani vermeyen taraf siz iken bir başka gün oyuncak verilmeyen taraf olduğunuzda "Linacığım, Emir şu an seninle kamyonunu paylaşmak istemiyor. Zaman zaman senin de paylaşmak istemediğin gibi." diyerek empati yapmasını sağlamak ve onu sakinleştirmek gerekir .



Ya karşı taraf alınırsa ?

Günümüzde hem yetiştirilme tarzımız hem de dış odaklı yaşamamız sebebi ile bu tepkiyi koymak çok zor; ama çocuğunuz bir oyuncağını paylaşmadığında "Bana bak hemen onu paylaşıyorsun!" Çabuk bırak onu elinden!" O zaman ikinizde oynamayacaksınız! gibi söylemlerin ne kadar işe yaradığı konusunda sizi düşünmeye davet ediyorum. Sanırım geçen gün benim de Lina ile böyle bir konuşma yaptıktan sonra işin düzelmediğini gördüğümdeki gibi siz de düzelmediğini göreceksiniz.

Bunu yapmak yerine o an evladınızın yanında olup hiç değilse bir çocuğun sakinleşmesine yardımcı olarak, diğer çocuğa da duygularını anladığınızı belirterek dikkat dağıtmak çok daha iyi sonuçlar almanıza sebep oluyor.

Bir ufak tavsiye: Çocuklar böyle şeyleri çabuk unutup iki dakika sonra birlikte oynamaya devam ederler ama ebeveynler olayı kişiselleştirir. Böyle bir uygulamanın kabalık olduğunu düşüneceğinden zerre kadar şüpheniz varsa karşı tarafın ebeveynini bu konuda açıklama yaparak rahatlatabilirsiniz.