Çocuklara ceza vermeden nasıl yetiştireceğiz?

Çok zaman önce, Özgür Bolat'ın Mutlu Çocuk seminerine gittiğim günlerden bu yana yazmak istiyordum bu konuyu.Başlı başına harika bir seminerdi ilk konunun notlarını sizlerle paylaşmıştım ama ceza konusuna gelememiştim.  "Her şeyde bir hayır vadır." derler ya aynı o misal oldu ve ben Aletha Solter'in "Bilinçli Bebek" kitabını okuyunca konuyu çok daha iyi netleştirdim aklımda.

Sizler için özetlemem gerekirse konu şöyle:

Ceza konusu :

Ceza bebeğe ya da çocuğa yapılması istenilen / yapılması gereken bir davranışı yapmadığında çeşitli yöntemlerle terbiye etmeyi amaçlayan davranış türüdür.


*Cezanın nedenini tam olarak anlamazlar: Herhangi bir durumda ceza verilen bebek sevilmediğini düşünür. Ceza onun bu davranışı düzeltmesi için yapılan bir davranış değildir onun için. Sadece duygusal şiddet olarak görür bunları. Ya da ceza alan bir çocuk öz güveni zedelenmiş bir şekilde büyür.

Örneğin: Emziğini sürekli yere atarak sizinle oynamak isteyen bebeğinize "O emziği bir daha yere atarsan sana vermeyeceğim." derseniz bebek onunla oynamak istemediğinizi düşünür ve duygusal boşluğa düşer. Bu durumda çocuk ebeveynine güvenli bir bağlanma yaşayamaz. Çocuk ceza aldığı zaman öz güveni zedelenir ve içine kapanır. Sevilmediğini düşünür ve kendini yalnız hisseder.



*Ceza bebeklerin zeka düzeyini etiler: Ceza alan bebekler /çoccuklar  ile almayanlar üzerinde yapılan araştırmalar gösteriyor ki duyguları anlaşılmaya çalışılan bebekler/çocuklar çok daha zeki oluyorlar.




*Ceza çocukları yalnızlığa iter: Yaptığı bir yanlışta onu anlamayan bir ebeveyn ile karşılaşan ya da ceza alacağını bilen çocuk hatasını paylaşmaz ve içine kapanır. Bu çocuğun ebeveyne karşı olan güven duygusunu zedeler, yalana yönelir, dışarıdan gelen tehlikelere açık hale gelir.. (istismar, kullanılma, madde bağımlılığına yatkınlık vs. )

Örneğin: Küçükken kolu kırıldığında babam kızacak diye bir gece kırık kolla yatan birini biliyorum.


*Ceza olası davranıştan uzaklaştırır: Ceza alan çocuk öyle çok korkar ki yapması gereken davranıştan tamamen uzaklaşır ve kendi çıkarını düşünemez hale gelir

Örneğin: Tuvalet eğitiminde kakasını ya da çişini kaçırdı diye ceza alan çocuk kakayı kaçırma ihtimaline karşı kabız olmayı tercih eder ve kaka yapmaz.


*Ceza şiddet içerikli ise: Yanlış bir davranışı sonucu ceza alan çocuk eğer bunun sonucunda fiili şiddet görüyorsa u davranış onun güvenini ve bağlanma olgusunu değiştirir. Çocuk şidettin doğru bir davranı olmadığı bilmesine rağmen ebeveyni tarafından şiddet gördüğünde bu davranışı pekiştirir ve uygulamaya geçebilir.

Örneğin: Yapılan tüm araştırmalar gösteriyor ki şiddet uygulayan çocukların çok büyük bir çoğunluğu sözlü ya da fiili şiddete maruz kalmış ya da kalmaya devam ediyor.


*Ceza daha fazla yapma fırsatı verir: Sürekli cezalandırılan çocuk cezayı kabul eder hale gelebilir. Ceza olayı meşrulaştırır.

Örneğin: Yemek yemediği için çikolata yiyemeyeceğini bilen bir çocuk "Tamam o zaman yemekte yemem çikolata da." diyebilir. Kapalı alanlarda sigara içilmesine verilen ceza yetişkinlerde bile "Aman canım neyse parası veririz. İçerim istediğim yerde ben." algısı yaratmıştır.



Ceza geçek sorunu göz ardı eder: Çocuk yapmak istemediği davranış karşısında ceza görürse o davranışı yapmaktan çok daha uzaklaşır.

Örneğin: Oyuncaklarını toplamayan çocuk ceza alırsa oyun oynamaktan vaz geçebilir.

Çocuklara ceza vermeden nasıl yetiştireceğiz?

Özgür Bolat diyor ki : Çocuklarımızı yetiştirirken sınırlarımız olmalı. Karalı davranmalıyız. Eğer çeşitli zamanlarda sınrılarımızı esnetiyorsak bu çocukta "Nasıl olsa yapmasam da olabiliyor."  algısı yaratıyor. Aynı zamanda çocuklarımıza sorumluluk kazandırmalıyız.

Çocukların bir davranışı neden yapmadığı ile ilgilenmek yaptırmak için ceza verme eforu sarfetmekten çok daha derin bir çözümdür. 

Çocuklarımıza ceza vermek yerine yaptıkları olay karşısında gerçekleşen davranışın sonuçlarına katlanmasını sağlamalıyız.

Bir kısım insana göre "Bedel ödetme" bir nevi ceza yöntemi olarak gözükse de uzun vadede etkileri doğrudan ceza vermekten çok daha farklı.

Yanlış yaptığı zaman her koşulda onu koruyan bir aileye sahip olacağını bilen bir çocuk ailesine asla yalan söylemez. Koşullar ne olursa olsun ailesine doğruyu söyleycektir.

Yemeğini yemeyen çocuğa "Yemezsen çikolata yiyemezsin." demek yerine neden yemediğini sormak ve kendi tutumlarımızı değiştirmek daha sağlıklıdır.

Ceza yerine bedel ödetme 

Peki bedel ödetme nasıl oluyor?


Doğal bedel ödetme:

Örneğin: 

Defalarca sıcak bir şeye yaklaşmamasını söylediğiniz çocuğunuz sırf sizi sinir etmek için ya da bebekse aklı ermediği için sıcağa yaklaşıyor. Bu durumda anlayacak yaşta ise anlatmak ve göstermek video vs ile hala anlamıyorsa o sıcak şeye ufakça dokunmasını sağlamak gerekiyor.

Olayın sonucunu yaşatma:

Örneğin oyuncaklarını topla diye defalarca ikaz ettiğiniz çocuğunuza "Git odana erken yatacaksın." demek olayı çözmez, oyuncaklarını toplamıyorsa o oyuncakları kaldırın ve bir daha oynayamayacağını söyleyin.

Yemeğini yemeyen çocuğa ceza vermek yerine "Eğer yemeğini yemeyeceksen başka yemek yok. Sofradan kalkabilirsin." demek yaşadığı durumun bedelini ödetmektir.

Bebekler içinse konu şöyledir: Bebeğe yaptığı bir davranış için ceza vermek zaten son derece saçma ama oldu da veriyorsanız onun bir şeyleri yapmasına kızmak yerine ortamı bebek için çok daha az yanlış yapabilecek hale getirmek en iyisidir.

Kendimizden örnek vermek gerekirse : Lina ispirtolu kalemler ile boyama yapmayı çok seviyor ama her seferinde kaşla göz arasında boyalarını alıp koltuğua geliyor ya da fırsat buldukça koluna bacağına kıyafetlerine de resim yapıyordu. Kolunab bacağına yapmasında sağlıksal açıdan sorun olsa da göz ardı ediyorduk ama koltuk/saldalye gibi şeyler boyanınca kızmaya başlamıştım. 

Birkaç kez ikaz etmeme rağmen dinlememiş ve yine yapmaya devam etmişti. Bunun dikkat çekmek için yapılan bir şey olmadığını biliyordum. Sadece dikkatsizlikten yapıyor koltuk üzerinde daha rahat boyama yaptığı için ağzı açık boyayı koltuğa koyduğunda boyayabileceğini akıl etmiyordu. Bunu akıl edebilecek yaşta olduğu için ondan bunu bekliyordum ama yapmaması zamanla beni sinir etmeye başladı.

Karşıma aldım ve güzelce anlattım,eğer bu şekilde boyama yapmaya devam ederse boyalarını kaldıracağımı söyledim. Bunun yerine ona ortamı daha güvenli hale getirmek adına kuru boyalarını verdim -resim yapmaktan soğumasın diye- biliyorum ki o kalemlerini zamanla isteyecekti. 

"Anne ben ispirtolu kalemlerimi istiyorum." dedi. "Eğer masadan inmeden yapacağına söz verirsen çıkaracağım." dedim. Şimdi o kalemler ile koltukta boyama yapmayacağını biliyor ve sadece masada yapıyor.



Yemek konusunda da beni deli etmesine rağmen asla başka öğün sunmuyorum ve yemek istemiyorsa kalkabileceğini söylüyorum. Şu an iştahında bir fırlama olmasa da alterbatif yemek yapmayacağımız olgusunu öğrendi yakında önüne konulanı yiyecek kıvama geleceğine inanıyorum.

Çocuk sevmediği bir şeyi yesin demiyorum ama zamanında yesin diye verdiğim ödüller bizi bu noktaya getirdi.




Bu sebepten yarın ödül konusuna değineceğim.

Cocuklara ceza vermeden nasil yetistirecegiz?